Bu gece kanuna kurala taktığım yok Zaten geceleri daha fazla yazıyorum. Telefona sarılıyorum bu gece Durmadan çeviriyorum o numarayı: sıfır yedi "Merhaba hanımefendi! İsminiz nedir?" - "Toma". "Yetmişikinci santral! Nefesim tükeniyor beklemekten... Olamaz, tekrar edin, eminim ki - evde!.. İşte cevap verdi. Selam benim!" Bu gece kanuna kurala taktığım yok Uyumuyorum - haykırıyorum: "Daha hızlı!.." Nİçin bana kredi ile kupon ile Sevdiğim insanları sunuyorlar! "Bayan, dinleyin! Yetmişikinci santral! Bekleyemiyorum, saatim durmuş... Şeytan alsın tüm hatları - yarın uçağım var!.. İşte cevap verdi. Selam benim!" Telefon benim için - ikon, Telefon rehberi - triptik, Terlefoncu kız ise Meryem Ana, Uzakları bir anlığına da olsa yakın ederken. "Sevgili bayan! Rica ediyorum - biraz daha uzatın! Siz benim için meleksiniz - öyle kalın! En önemli yerinde kaldık, anlayın... İşte cevap verdi. Selam benim!" N’oldu, yine mi hatlar koptu? Röle yuvasına mı olmuyor? Tükürürüm bu işe, bekleyeceğim, - razıyım Her akşam sıfırdan başlamaya! "Sıfır yedi, merhaba! Yine ben". - "Evet, ne istemiştiniz?" "Hayır, artık lüzumu yok, - bu kez Magadan Şehri lazım. Sizi tekrar aramayacağıma söz veremem, - Bir arkadaş var da orada - merak ettim durumu nasıl zavallının..." Bu gece kanuna kurala taktığım yok Uykumu getirecek hiç bir şey yok Uyuyakaldığımda da Meyem Ana düşüme geliyor, Ve sanki birine o kadar benziyor. "Sevgili bayan! Yine benim, Toma! Bekleyemem - nefesim tükeniyor... Evet, beni!.. Elbette, ben!.. Evet, ben!.. Elbette, evde!" "Bağlıyorum...Konuşun..." - "Selam, benim!"
© Hüseyin Avni Dağlı. Çeviri, 2011